Düşünmek,düşünmek,düşünmek.Napolyonun para için söylediği sözü bende düşünce için söylüyorum.İnsan hayatında en çok ne değerliyse ve neyi kaybetmek istemiyorsa onun daha da fazlalaşmasını ister.Bugünse farklı bir açıdan yaklaşıp kullanılan kokunun insanlar üzerinde etkilerine ve seçilme nedeninde ki kararlılığa bakmak istiyorum.
Bir insan hafızasında olan hatıraları unutmaz sadece unutmuş gibi gözükür.Fakat o yaşadığı hatıralar arasında kokunun da yeri varsa yani daha net söylemek gerekirse sevdiğiniz bir insanda ayrıldınız mesela sonra tam iyice unutmuşken onun kokusunu başka bir kızın üzerinde hissettiniz o anda tüm hatıralar yeniden canlanır işte.Kokunun öyle bir kutsallığı vardır beyinin en etkili hatırlama silahıdır muhteşemdir.İnsanlar kullandıkları kokularla diğer insanlara karşı daha iyi hissetmesi için insanlar üzerinde etki bırakabilmek için kokuyu kullanırlar.Bu çok önemlidir.Kullanılan koku her an ve saniye olarak beyne işler eğer o kokuyu sevdiyseniz o kokudan uzaklaşsanız bile beyin o kokuyu kodladığı için size hatırlatır ve tekrar tekrar canlandırır.Sanırım kokunun işleyiş ve tanım kısmını yeteri kadar anlatmayı başarabildiğimi sanıyorum kişiliğe gelirsek tabi bunları en sonda birleştirip ortak bir karar varacağız.
Kişilik bir insanın davranış biçimidir ama bu düşünme biçimine de etki eder.Mesela bir insan psikopatsa o insan psikopatik şeyler düşünür ve ona göre kararlar alır.Kişilik ve düşünme biçimi şimdilik davranış kısmını atlayabiliriz.Düşünce ne yönlüyse karar verme mekanizması ona göre gelişir.Ama en mantıklı düşünce bir insan hep kendisi için iyi olanı seçer,bu düşünce dışardan yanıltıcı gözükebilir ama iç kısmına bakın sana göre iyi olmayan bir şey o karar veren kişi için iyi olabilir bu kısımda topluluk için bir karar alanları göz ardı ediyoruz çünkü şuan kişisel bir konudan bahsediyoruz.Seçmenin geçmişi çok acayiptir ve çok yanılgılarla doludur.Seçmek bir bakıma yanılmaktır da denebilir.Peki insanlar kendilerine uygun olan kokuyu seçerken yanılabilirler mi.Ama en iyi seçim kendi seçimin.Elbette yanılabilirler dışardan ama iç yani beyin bunu söylemez.Sen haklısın der.Bu beynin muhteşemliğiyle alakalı onun bencil olduğundan değil.Beyine kokunun kodları ulaştığında beyin hayal kurmaya başlar,burası çok önemli , hayal kurma başladığında insanın tabi ki de o kokunun verdiği hise göre bir mekanizma çalışır işte tam burada kişilik devreye girer ne dedik kişilik ile düşünme biçimi benzerdir.Düşünce kokuyla bir mekanizma çalıştırır ama bu mekanizmada değişken olan bir şeyler vardır.Nedir onlar.Renkler,bakış açısı,tam canlandırıp canlandıramama gibi.Bu etkenlerle insan bir seçim yapar yani bu adam eğer istediği kokuya ulaşamamışsa o zaman insanların o koku hakkında ne düşünüp düşünemeyeceğine yada en özel kapsamıyla en az bir sevdiği birisi varsa tabi ki de ilk önce onun sevip sevmeyeceğine karar verir ve ona göre seçer.Bu adamın parfüme yetecek kadar parası olduğunu düşünüyoruz.Demek ki kişiliğin yanında dış etkenlerde önemli ama en etkilisi tabi ki de kişilik ve düşünme.
Buradan söylediklerimizi birleştirisek insanın koku seçiminde kişiliğinde etken olduğunu gösterebiliriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder